AB Mahkemesi, 28.04.2018 tarihli kararı ile Barcelona'nın ünlü oyuncusu Messi adının tekstil ve spor kıyafetleri ve ayakkabıları için marka olarak tescilinin mümkün olduğuna hükmetti.
İlginç olan Mahkemenin, ilk önce Massi ve Messi kavramlarının görsel ve işitsel benzerliğini tespit etmiş olmasıdır. Buna rağmen Mahkeme, dünyaca ünlü sporcu olan Messi'nin tanınmışlığından hareketle söz konusu hedef kitlenin MESSI (Messi) ibaresinden sporcu MESSI'yi anlayacağını ve bundan dolayı da markalar arasında bir karışıklığın ortaya çıkmayacağına karar vermiştir.
Bkz. https://curia.europa.eu/jcms/upload/docs/application/pdf/2018-04/cp180056en.pdf,
İlginç olan Mahkemenin, ilk önce Massi ve Messi kavramlarının görsel ve işitsel benzerliğini tespit etmiş olmasıdır. Buna rağmen Mahkeme, dünyaca ünlü sporcu olan Messi'nin tanınmışlığından hareketle söz konusu hedef kitlenin MESSI (Messi) ibaresinden sporcu MESSI'yi anlayacağını ve bundan dolayı da markalar arasında bir karışıklığın ortaya çıkmayacağına karar vermiştir.
Bkz. https://curia.europa.eu/jcms/upload/docs/application/pdf/2018-04/cp180056en.pdf,
http://curia.europa.eu/juris/liste.jsf?
ro=&lgrec=de&nat=or&oqp=&dates=&lg=&language=de&jur=C%2CT%2CF&cit=none%252CC%252CCJ%252CR%252C2008E%252C%252C%252C%252C%252C%252C%252C%252C%252C%252Ctrue%252Cfalse%252Cfalse&num=T-554%252F14&td=%3BALL&pcs=Oor&avg=&page=1&mat=or&jge=&for=&cid=725983
KARAR ŞERHİ (Hamdi PINAR): Böyle bir olay Türk mahkemelerinin önüne gelmiş olsaydı kesinlikle marka benzerliği sebebiyle Messi aleyhine çıkardı. Oysa ABAD'ın yerleşik kararlarında markalar sadece soyut olarak ele alınıp görsel ve işitsel benzerlikten hareketle bir karar ortaya koymuyor. Bunun yerine her iki markanın hedef kitlenin ortalama bakış açısıyla markanın menşei gösterme (ayırt edicilik) işlevinin ihlâl edilip edilmediği tartışıldıktan yani işlev analizi yapıldıktan sonra karar verilmektedir. Bu metod sayesinde marka benzerliği veya tecavüzün olup olmadığı tartışması daha açık bir tartışmayla sonuçlandırılıyor. Oysa Türk mahkemeleri, marka hukukuna ilişkin kararlarında, ABAD gibi işlev analizi metodunu açık bir şekilde kullanmamaktadır. Böyle bir eksiklik sonucunda ABAD kararlarına nazaran Türk Mahkemelerinde mevcut markaları koruyucu daha sert uygulama ortaya çıkıyor.
ro=&lgrec=de&nat=or&oqp=&dates=&lg=&language=de&jur=C%2CT%2CF&cit=none%252CC%252CCJ%252CR%252C2008E%252C%252C%252C%252C%252C%252C%252C%252C%252C%252Ctrue%252Cfalse%252Cfalse&num=T-554%252F14&td=%3BALL&pcs=Oor&avg=&page=1&mat=or&jge=&for=&cid=725983
KARAR ŞERHİ (Hamdi PINAR): Böyle bir olay Türk mahkemelerinin önüne gelmiş olsaydı kesinlikle marka benzerliği sebebiyle Messi aleyhine çıkardı. Oysa ABAD'ın yerleşik kararlarında markalar sadece soyut olarak ele alınıp görsel ve işitsel benzerlikten hareketle bir karar ortaya koymuyor. Bunun yerine her iki markanın hedef kitlenin ortalama bakış açısıyla markanın menşei gösterme (ayırt edicilik) işlevinin ihlâl edilip edilmediği tartışıldıktan yani işlev analizi yapıldıktan sonra karar verilmektedir. Bu metod sayesinde marka benzerliği veya tecavüzün olup olmadığı tartışması daha açık bir tartışmayla sonuçlandırılıyor. Oysa Türk mahkemeleri, marka hukukuna ilişkin kararlarında, ABAD gibi işlev analizi metodunu açık bir şekilde kullanmamaktadır. Böyle bir eksiklik sonucunda ABAD kararlarına nazaran Türk Mahkemelerinde mevcut markaları koruyucu daha sert uygulama ortaya çıkıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder